Site Etiketleri: Adana Ceza Avukatı Adana Boşanma Avukatı Adana Avukat Adana Ağır Ceza Avukatı Ceza Avukatı Adana Avukat Boşanma Avukatı Ağır Ceza Avukatı
SEN ERKEK DEĞİLSİN - BOŞANMA - POZİTİF AYRIMCILIK
0 Yorum
8025
19-07-2024
Tarafımıza gelen bir çok soruda özellikle erkekler, eşlerinin kendilerine "sen erkek değilsin" gibi cümleler sarfettiklerini, bunun boşanma nedeni olup olmadığını, eğer boşanma nedeni ise hangi güçte (kusur olarak ne kadar ağır bir kusur görülüyor manasında) bir boşanma sebebi olduğu yönünde çok sorular almaktayız. Tüm sorulara tek kalemde cevap verme amacıyla bu yazı kaleme alınmıştır.
“Sen erkek değilsin”, “sen erkek misin” “sen erkek olsaydın...” gibi cümleler kurmak, hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde boşanma nedenidir ve bu cümleleri kullanan eş açısından boşanmada kusur oluşturur.
Fakat bu söylem, farklı manalarda kullanılabilir.
Örneğin; “sen erkek değilsin” demek, cinsel anlamdaki “erkeklik” ile ilgili kullanılabileceği gibi toplumun erkeğe yüklediği bazı görevleri (cesaret, hak savunmak, aileye sahip çıkmak, para kazanmak vs.) yerine getirmemek/getirememek anlamında da kullanılabilir.
Aşağıda farklı kullanımlardaki erkekliğe dayalı aşağılama ve hakaret türlerine örnekler vermek, konunun daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır:
-”Sen erkek değilsin” (Y 2 HD, 2006/16988 E., 2007/9388 K., 2007/1752 E., 2007/15282 K., 2010/18003 E., 2011/18973 K., 2014/10554 E., 2014/21607 K., 2016/20389 E., 2018/7638 K., 2016/17481 E., 2018/5752 K.,)
-“Beni boşanamzsan erkek değilsin” (Y 2 HD, 2013/12587 E., 2013/21897 K.)
-”Sen erkek değilsin, elinden bir iş gelmiyor” (Y 2 HD, 2016/8751 E., 2017/2768 K.)
-”Şerefsiz pezevenk, sen erkek değilsin” (Y 2 HD, 2006/12564 E., 2007/512 K.)
-”Sen erkek değilsin, karı kılıklı, etek giy gez” (Y 2 HD, 2015/15545 E., 2016/7180 K.)
-”Sen erkek değilsin, kocalık yapamıyorsun” (Y 2 HD, 2014/2517 E., 2014/13051 K.)
-”Öküz, eşşek, şerefsiz, sen erkek değilsin” (Y 2 HD, 2016/4765 E., 2016/5840 K.)
-”Sen erkek değilsin, erkeklik böyle yapılmaz” (Y 2 HD, 2014/16738 E., 2016/1660 K.)
-”Sen erkek değilsin, ben hala genç ve güzelim, başkaları tarafından isteniyorum” (Y 2 HD, 2014/8638 E., 2016/18774 K.)
-”Sen erkek değilsin, seninle evlendiğime pişmanım” (Y 2 HD, 2011/10331 E., 2012/1658 K.)
-”Erkek değilsin, seni rezil edeceğim” (Y 2 HD, 2016/6396 E., 2016/8540 K.)
-”Sen erkek değilsin, erkek dediğin ... gibi olur” (Y 2 HD, 2018/4045 E., 2018/14307 K.)
Örnekler çoğaltılabilir ve “erkek değilsin” cümlesi ile birlikte kullanılan bir çok farklı alan da bulunmaktadır. Ancak burada bu kadar bilgilendirmeyi yeterli görüyoruz.
“Sen kadın mısın/sen kadın değilsin” demek ne kadar cinsiyetçi, aşağılayıcı ve karşı tarafta manevi yıkım yaratan bir söz ise “sen erkek misin/sen erkek değilsin” demek de aynı derecede cinsiyetçi, aşağılayıcı ve manevi yıkıma neden olmaktadır.
Kadınlar lehine pozitif ayrımcılık yapılması, kadınlara bu tip kelimeleri kullanma hakkı tanımaz. Aksine kadınlık/dişilik; zerafetin ve nezaketin simgesi iken, kadınların bu tip aşağılayıcı ve belden altı vurucu kelimeler kullanması, daha ağır sonuçlar doğurması gerekmektedir. Çünkü kadınlara pozitif ayrımcılık yapılmasının nedeni, kadınların zarif, kırılgan, fiziki güç bakımından erkeğe göre daha güçsüz ve nazik olmasıdır. Ama bir kadın, pozitif ayrımcılık nedenlerini ortadan kaldırıcı şekilde; kırılganlıktan çok kırıcı, zariflkten çok kaba, fiziki güç eşitsizliğini ağır hakaret ve aşağılama ile dengeleyen bir tavır sergiliyor ise, artık pozitif ayrımcılık yapmanın “eşitlik, denklik” kuralına aykırı olacağı açıktır.
Bu nedenle artık kadınlar lehine yapılan pozitif ayrımcılık kuralı, bir çok istisna ile şerhlenmiştir. Pozitif ayrımcılığı kendi haksızlığını örtmek niyetiyle kullanan kadınların varlığı, bir çok kesinleşmiş yargı kararı ile tasdik edilmiş, pozitif ayrımcılığın artık “istisnai” olmasını zorunlu kılmıştır.
Her dava, kendi içerisindeki koşullarına göre değerlendirilmeli, kadın “sadece kadın” olmasından dolayı değil, davada haksızlığa uğrayan taraf ise zaten bunun tazmini sağlanacak, karar kadın lehine çıkacaktır ve doğaldır ki burada pozitif ayrımcılık yapma kuralı uygulanmayacaktır. Ama eşit koşullarda bir haksızlık söz konusu ise, bu da her davadaki delilere göre değişen şekilde, kadın lehine pozitif ayrımcılık yapılabilir. Bunu belirleyecek olan, adil karar verilmesini sağlayacak olan yargıdır.
YORUM GÖNDER