Site Etiketleri: Adana Ceza Avukatı Adana Boşanma Avukatı Adana Avukat Adana Ağır Ceza Avukatı Ceza Avukatı Adana Avukat Boşanma Avukatı Ağır Ceza Avukatı
TARİHİ BELLİ OLMAYAN HAKARET VE TEHDİT BOŞANMA KARARINDA HÜKME ESAS ALINAMAZ
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/4873 E. , 2020/5755 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; ilk derece mahkemesince “İstanbul Anadolu 14. Aile Mahkemesinde görülüp feragatle sonuçlanan davada ileri sürülen maddi vakıaların iş bu davada sunulan dava dilekçesinde belirtilen maddi vakıalarla aynı olduğu, davacının feragatinin haktan vazgeçmeyi içerdiği, tarafların feragat edilen dava sonrasında bir araya geldiği, bu duruma göre davalının eşini affettiği, en azından önceki olayları hoşgörü ile karşıladığı, feragatten sonra bir araya gelinen süreç içerisinde boşanmayı gerektiren yeni bir maddi hadise gerçekleşmediği yada ispat edilemediği ” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, ilk derece mahkemesince verilen bu karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesini yapan bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; “ Feragat ile sonuçlanan ilk dava kadın tarafından açılmış olup ilk derece mahkemesince ilk açılan davanın, erkek tarafından açıldığı, erkeğin o davadan feragat ettiği kabul edilerek hüküm kurmasının doğru olmadığı, yapılan yargılama ve toplanan delillerden kadının anlaşmalı boşanma teklifinde bulunan erkeğe hakaret ve tehdit ettiği telefon yazışmalarıyla kanıtlandığı , kadının ise daha önce açtığı boşanma davasından feragat etmesi ve sonrasında taraflar arasında erkeğe kusur olarak yüklenebilecek yeni bir hadise olmaması nedeniyle boşanmaya neden olan olaylarda kadının tam kusurlu kabul edilerek erkeğin davasının kabulü gerekirken sübut bulmadığından bahisle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı ” gerekçesi ile hükmün kaldırılmasına erkeğin davasının kabulü ileferilerine hükmedilmiş, bu karar davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir.
Her ne kadar davacı erkek tarafından usulüne uygun dilekçeler aşamasında dayanılan telefon yazışmalarıyla kadının erkeğe hakaret ve tehdit ettiği anlaşılmakta ise de bu yazışmaların hangi tarihte yapıldığının dosyaya sunulan ekran görüntülerinden anlaşılmadığı, yine dosya içinde çözümü yaptırılan cd’nin, kayıt tarihi ile çözümlenen metinlerin incelenmesinde ise taraflar arasında geçen konuşmaların dava açıldıktan sonraya ait olduğu anlaşılmaktadır.
Her dava açıldığı tarihteki koşullara tabi olup dava, tarihinden sonra meydana gelen olaylar eldeki boşanma davasında taraflara kusur olarak yüklenemez. Bu sebeple tarihi belli olmayan telefon yazışmaları ile cd çözümlerinde geçen hakaret ve tehdit vakıalarının kadına kusur olarak yüklenmesi ve davanın bu sebeple kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Açıklanan sebeplerle, davacı erkeğin boşanma davasının reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi hükmünün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı kadının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.
YORUM GÖNDER